Video Sunum: “Türk-Alman Göçünün Sinema Sanatındaki Durakları”

Konuşmacı: Martina Priessner
Tarih: 19 Aralık 2012
Saat: 17:00
Yer: Dolapdere Kampüsü, Sinema Salonu

Bu etkinlik, İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Goethe-Institut Istanbul işbirliğiyle düzenlenmiştir.

Türkiye’den Almanya’ya işgücü göçü 70'li yılların başından itibaren iki ülke sinema sanatına da yansımaya başladı. Anlatılan hikâyelere, -istisnalar hariç- Almanya’da yabancı, Türkiye’de Almancı klişeleri damgasını vuruyordu. 90'lı yılların başından itibaren ise, Almanya’daki Türkiye kökenli genç sinemacı kuşağı bu hikâyeleri farklı bir perspektiften anlatmaya başladı. Göçü bire bir olarak yaşamamış olan bu genç sinemacılar, sahip oldukları mesafeli bakış açılarını beyazperdeye yepyeni bir anlatım diliyle tercüme etmekteler. Bunlar kemikleşmiş resimleri altüst eden, göçün öznelerini kurban rolünün ötesinde tanımlayan, yer yer çok güçlü yeni şiirsel bir estetiğe sahip eserlerdir.

Martina Priessner, Tunçay Kulaoğlu ile oluşturduğu video sunumunda bu değişimin farklı boyutlarını mercek altına alıyor. Terkedilen yurt, yollarda olmak, yeni bir ülkeye varış ve sılaya geri dönüş temalarından hareket eden sunum, son 30 yılda çekilen filmlerden kesitlerle, Almancı kavramının geçmişte ve günümüzde sinema sanatına yansımasını ve algılanışını görsel bir tarih yolculuğuyla anlatmaktadır.

Etkinlik dili İngilizce'dir. Türkçe'ye simültane çeviri yapılacaktır.

İletişim: migcentre@bilgi.edu.tr / 0212 311 53 50

Martina Priessner
Berlin Humboldt Üniversitesi’nde sosyal bilimler ve kültür bilimleri eğitimi aldıktan sonra 10 yıl boyunca gazeteci olarak çalıştı. 2003 yılında Kultursprünge adlı transkültürel ağın kurucuları arasında yer aldı. 2004’te Berlin’de “Europe in Motion: Moving Images, Shifting Perspectives in Transcultural Cinema” başlıklı film festivalini ve aynı adlı sempozyumu düzenledi. 2003-2007 yılları arasında Türkiye/Almanya film festivalinin küratörlüğünü ve redaktörlüğünü yaptı. 2008-2010 yıllarında Berlin’deki Ballhaus Naunynstrasse’de dramaturg ve küratör olarak çalıştı. Tuncay Kulaoğlu ile birlikte “Rasur” (2006) ve “Die sechs Tage von Adem und Eva” (2008) adlı kısa filmleri yazdı ve yönetti. “Wir sitzen im Süden/Yedek Memleket” çektiği ilk uzun belgesel filmdir. Yeni projesi olan “A Road named Desire” için 2011 yılında Nipkow Programı bursunu aldı.